Onlar en yüksek dağlara tırmanıp denizlerin tabanında yürüdüler. - They have climbed the highest mountains and walked on the floor of the seas.
Onlar en yüksek dağlara tırmanıp denizlerin tabanında yürüdüler.
They have climbed the highest mountains and walked on the floor of the seas.
Fırtınalı denizlerde onu deniz tuttu. - She become seasick in rough seas.
Fırtınalı denizlerde onu deniz tuttu.
She become seasick in rough seas.