Onlar bir komplo olduğuna inanıyordu.
- They believed there was a plot.
Kralı öldürmek için komplo yapıyorlar.
- They are plotting to kill the king.
Arsa o kadar önemli değil.
- The plot isn't that important.
Temanın ana fikri açık değil.
- The main idea of the plot is not clear.
Bu arazi parçası benim malımdır.
- This plot of land is my property.
Tom'un ne kumpas kurduğunu bilmiyorum.
- I don't know what Tom is plotting.
Tom ve Marry hayat sigortası için Tom'un babasını öldürmek amacıyla kumpas kuruyorlardı.
- Tom and Mary were plotting to kill Tom's father for the life insurance.
Araştırmacılar, bir suikast planını ortaya çıkardılar.
- Investigators uncovered an assassination plot.
Suikast komplosu başarısız oldu.
- The assassination plot failed.
Araştırmacılar, bir suikast planını ortaya çıkardılar.
- Investigators uncovered an assassination plot.
Müfettişler bir uçak kaçırma planını bozdular.
- Investigators foiled a plot to hijack an airplane.
Tom, Meryem ile benim bir dolap çevirdiğimizden şüpheleniyor.
- Tom suspects that Mary and I are plotting something.
Bu arazi parçası benim malımdır.
- This plot of land is my property.
Suikast komplosu başarısız oldu.
- The assassination plot failed.
Ona suikast yapılacağı planından habersizdi.
- He was ignorant of the plot to assassinate him.
Sanırım onlar bir şey çiziyorlar.
- I think they're plotting something.
They had plotted'' a robbery.