pleasing to the ear. (her voice had a musical tone.)

listen to the pronunciation of pleasing to the ear. (her voice had a musical tone.)
İngilizce - Türkçe

pleasing to the ear. (her voice had a musical tone.) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

musical
müzikli
musical
müzikal

Ben bir Amerikan müzikali gördüm. - I saw an American musical.

Müzikal yetenek genellikle erken yaşlarda verimli olur. - Musical talent usually blooms at an early age.

musical
{s} müziğe ait
musical
hoş
musical
tatlı
musical
müzikle ilgili

Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim. - I am not musical, but I like to sing in the shower.

musical
müziğe yetenekli
musical
müzik sever
musical
uyumlu
musical
müzikli komedi
musical
{s} müziksever

Müziksever bir aileden mi geldin? - Did you come from a musical family?

Onlar müziksever bir aileden mi geliyorlar? - Do they come from a musical family?

musical
{s} bestelenmiş
musical
{s} ahenkli, uyumlu
musical
musikişinas
musical
musical chairs müzik eşliğinde iskemle kapmaca oyunu
musical
musical comedy müzikli
musical
{i} müzikli oyun
İngilizce - İngilizce
musical
pleasing to the ear. (her voice had a musical tone.)