Kendi bedeninde birine sataş, sen kabadayı.
- Pick on somebody your own size, you bully.
Tom bir kabadayı, tam John'un olduğu gibi.
- Tom's a bully, just like John is.
Dan bana artık zorbalık etmeyecek.
- Dan will no longer bully me.
Onun okulda zorbalık ettiğini duydum.
- I heard that he was bullying at the school.