pleasant; clear

listen to the pronunciation of pleasant; clear
İngilizce - Türkçe

pleasant; clear teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

beautiful
{s} güzel

Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir. - Nagasaki, where I was born, is a beautiful port city.

Ne güzel bir gökkuşağı! - What a beautiful rainbow!

beautiful
{s} nefis
beautiful
zarif

O güzel ve ayrıca çok zarif. - She is beautiful, and what is more, very graceful.

Buz pateni zarif ve güzel olabilir. - Ice skating can be graceful and beautiful.

beautiful
gökçe
beautiful
{s} hoş

Bir dağ sırtı eteğinde güzel bir şehirde yaşamak çok hoştur. - It's very pleasant to live in a beautiful city at the foot of a mountain ridge.

O en güzel çiçekten hoşlanır. - He likes the most beautiful flower.

beautiful
beautifully güzel bir şekilde
beautiful
ahım şahım
beautiful
keleş
beautiful
gül gibi
beautiful
{s} (çok) güzel
beautiful
akça pakça
beautiful
{s} biçimli
beautiful
harika

Aşk harika ve güzeldir. - Love is wonderful and beautiful.

Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu. - The beautiful color of the sky soon faded away.

beautiful
çok iyi
beautiful
{s} tatlı

Bu çiçek tatlı kokuyor. - This flower smells beautiful.

Leyla şimdiye kadar tanıdığım en tatlı ve en güzel kızdı. - Layla was the sweetest and most beautiful girl I have ever met.

beautiful
ahu gibi
İngilizce - İngilizce
beautiful
pleasant; clear