pence; penny teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- pee
- {f} çiş yapmak
- pee
- {i} sidik
- pee
- i., k.dili. çiş. f. işemek
- pee
- işe
Çocuğunuz bezine işedi.
- Your child peed in his diaper.
Kedi arabama girip oraya işedi.
- Your cat entered into my car and peed there.
- pee
- çiş
Köpekler istedikleri zaman çiş yaparlar.
- Dogs pee when they want.
Sana bazı tavsiyeler vereyim - rüzgâr yönünde çiş yapmayın!
- Let me give you some advice - don't pee into the wind!
- pee
- {f} çiş yap
Köpekler istedikleri zaman çiş yaparlar.
- Dogs pee when they want.
Hiç caddede çiş yaptın mı?
- Have you ever peed on the street?
- pee
- işemek
- pee
- işeme
Ama aniden Küçük Venüslü'nün gidip işemeye ihtiyacı var.
- But suddenly, Little Venusian really needs to go and pee.
Doktorum bana bir fincana işememi söyledi ama karıştırdım ve onun kül tablasına işedim.
- My doctor told me to pee in a cup, but I got confused and peed in his ashtray.
- pee
- idrarını yapmak
- pee
- sidik/işeme
- pee
- {i} çiş yapma
Sana bazı tavsiyeler vereyim - rüzgâr yönünde çiş yapmayın!
- Let me give you some advice - don't pee into the wind!
- pee
- dili çiş
