Söylenemeyecek kadar aptalca olan her şey söylenir.
- Everything too stupid to say is sung.
Onunla konuşmaya çalıştığımda, ben her zaman kekelemekten ya da aptalca bir şey yapmaktan daha fazlasını yapamayacak kadar kendimi çok utangaç buldum.
- When I tried to speak to her, I always found myself too shy to do more than stammer or say something stupid.
Ona inanman aptallıktır.
- It is stupid of you to believe in him.
Neden böyle aptalca bir şey söyledin?
- Why did you say such a stupid thing?
Salakça bir hata yaptım.
- I made a stupid mistake.
Öğretmenine salakça sorular sordu.
- He asked his teacher stupid questions.
Sana inanacak kadar ahmak değilim.
- I'm not stupid enough to believe you.
Neden herkes benim ahmak olduğumu düşünüyor?
- Why does everyone think I'm stupid?