Tom'la ilgilenmekten vazgeçtim.
- I stopped paying attention to Tom.
Tom Mary'nin söylediklerine dikkat etmek zorunda değil.
- Tom doesn't have to pay attention to what Mary says.
Tom'un söylediklerine dikkat etmek zorunda değilsiniz.
- You don't have to pay attention to what Tom says.
Eğer dikkatini verirsen, bir şey öğrenirsin.
- You might learn something if you pay attention.
Dikkatini verebilir misin?
- Can you pay attention?
Please pay attention to the danger signs.