Sokak, Başkan Madison olarak adlandırılır.
- The street is named for President Madison.
Kurban adlandırılmadı.
- The victim hasn't been named.
George adında bir adam bir otelde kalıyordu.
- A man named George was staying at a hotel.
Tom'un Mary adında bir kız kardeşi var.
- Tom has a sister named Mary.
Açılış töreninde Rusya'nın tarihi Lubov adlı genç bir kızın rüyaları vasıtasıyla anlatıldı, bu, aşk anlamına geliyor.
- During the opening ceremony, the history of Russia was told through the dreams of a young girl named Lubov, which means love.
Tom adlı birini tanıyor musun?
- Do you know anyone named Tom?
Tom denilen birini hatırlamıyorum.
- I don't remember anyone named Tom.
Ölüm koğuşunda Tom Jackson denilen bir adam var.
- There's a guy named Tom Jackson on death row.