O kesik enfekte olmuş görünüyor.
- That cut looks infected.
Virüs tarafından enfekte edilmekten korkmuyor musun?
- Aren't you afraid of getting infected by the virus?
Dan hastalık bulaşmış tüm koyunları öldürdü.
- Dan killed all the infected sheep.
Tom'un sorunu ne? Onun bilgisayarına virüs bulaşmış.
- What's wrong with Tom? His computer is infected with a virus.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
O kesik enfekte olmuş görünüyor.
- That cut looks infected.