Tom'un yaralaları önemsiz sayılır.
- Tom's injuries are considered minor.
İngilizce çoğu kez uluslararası bir dil sayılır.
- English is often considered an international language.
Bu çok önemli bir mesele olarak dikkate alınır.
- This is considered to be a matter of great importance.
Ben onu dikkate almadım.
- I hadn't considered that.
Tom işini değiştirmeyi düşündü.
- Tom considered changing his job.
Zamanda geçmişe seyahat etmenin imkansız olduğu düşünülüyor.
- It is considered impossible to travel back to the past.