Tom'un yüzünde şaşkın bir ifade vardı.
- Tom had a confused expression on his face.
Tom'un yüzünde şaşkın bir ifade vardı.
- Tom had a confused look on his face.
Tom kafası karışmış görünüyor.
- Tom appeared confused.
Sanırım Tom'un kafası karışmış.
- I think Tom is confused.
Kafası karışmak kolaydır.
- It's easy to get confused.
Onların kafası karışık, değil mi?
- They are confused, aren't they?
Tom'un sadece kafası karışık.
- Tom is just confused.