parfümlü

listen to the pronunciation of parfümlü
Türkçe - İngilizce
perfumed
scented, sweet-smelling
scented
parfüm
{i} perfume

I smelled Mary's perfume, so I knew she'd been in the room. - Mary'nin parfümünün kokusunu aldım, böylece odada bulunmuş olduğunu anladım.

Alice is wearing a sweet-smelling perfume. - Alice hoş kokulu bir parfüm kullanıyor.

parfüm
scent

Her exotic perfume has a subtle scent. - Onun egzotik parfümünün hoş bir kokusu var.

parfüm
perfumes

The Coty company sells perfumes. - Coty şirketi parfüm satar.

She has a lot of perfumes. - Onun birçok parfümü var.

parfüm
perfume, scent
parfüm
perfumery
Türkçe - Türkçe

parfümlü teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

parfüm
Güzel koku