parfümlü

listen to the pronunciation of parfümlü
Türkçe - İngilizce
perfumed
scented, sweet-smelling
scented
parfüm
{i} perfume

It smells like Tom is wearing the same perfume that Mary is. - Tom, Mary'nin kullandığı aynı parfümü kullanıyor gibi kokuyor.

Alice is wearing a sweet-smelling perfume. - Alice hoş kokulu bir parfüm kullanıyor.

parfüm
scent

Her exotic perfume has a subtle scent. - Onun egzotik parfümünün hoş bir kokusu var.

parfüm
perfumes

The Coty company sells perfumes. - Coty şirketi parfüm satar.

For once in my life I want to make perfumes. - Hayatımda bir kez parfüm yapmak istiyorum.

parfüm
perfume, scent
parfüm
perfumery
Türkçe - Türkçe

parfümlü teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

parfüm
Güzel koku
parfümlü