paketi teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- bundle of
- paket
- packet
Emily bought a packet of crisps.
- Emily bir paket cips satın aldı.
Soon you are going to receive a valuable packet.
- Yakında değerli bir paket alacaksınız.
- paket
- package
I want to leave these packages for a while.
- Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum.
Tom took the early retirement package the company offered.
- Tom şirketin sunduğu erken emeklilik paketini aldı.
- paket
- pack
Get both a phone and internet access in a single package!
- Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
Tom seems to have packed everything but the kitchen sink.
- Tom mutfak lavabosu hariç her şeyi paketlemiş gibi görünüyor.
- paket
- (Atasözü) ass
- paket
- {i} cover
- paket
- book
Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
- Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- hediye paketi
- gift box
- hediye paketi
- (Turizm) amenity kit
- hediye paketi
- gift-wrapping
- kimlik denetimi paketi
- (Bilgisayar) authentication package
- kuvvet paketi
- (Askeri) force packaging
- paket
- (Tıp) pocket
Tom pocketed the money Mary gave him.
- Tom Mary'nin ona verdiği parayı paketledi.
- paket
- (Argo) bluey
- paket
- (Bilgisayar) packets
My father used to drink 4 bottles of beer and smoke 4 packets of cigarettes every day without fail.
- Babam mutlaka her gün dört şişe bira içerdi ve dört paket sigara içerdi.
- program paketi
- software suite
- paket
- parcel
I want to send this parcel at once.
- Bu paketi hemen göndermek istiyorum.
She handed the parcel to the customer.
- Paketi müşteriye uzattı.
- paket
- bundle
The peddler carried a big bundle on his back.
- Seyyar satıcı sırtında büyük bir paket taşıyordu.
He went out with a bundle of clothes in his hand.
- Elinde bir paket giysi ile dışarı çıktı.
- Uluslar Arası Standardizasyon Paketi Teşkilatı
- (Askeri) International Organization for Standardization package
- bu küçük paketi hemen gönderir misiniz
- Would you please send this package as quickly as possible
- bunu hediye paketi yapar mısınız
- Can you please gift wrap this for me
- deneme paketi
- test pack
- deprem vergi paketi
- (Hukuk) earthquake tax package
- disk paketi
- disk pack
- donanma uydu (FLTSAT) çok yüksek frekans (EHF) paketi
- (Askeri) fleet satellite (FLTSAT) extremely high frequency (EHF) package
- emniyetli yoldan muhabere paketi
- (Askeri) secure en route communications package
- etiket paketi
- pack of labels
- gezer nokta paketi
- (Bilgisayar,Teknik) floating point package
- görüntü paketi
- (Askeri) imagery pack
- harekat destek paketi
- (Askeri) operations support package
- hastane cerrahi genişleme paketi (USAF)
- (Askeri) hospital surgical expansion package (USAF)
- hedef istihbarat paketi
- (Askeri) target intelligence package
- hediye paketi alabilir miyim
- Could I have a gift box
- hediye paketi yapmak
- gift wrap
- hediye paketi yapmak
- gift-wrap
- hortum tambur ünitesi paketi
- (Havacılık) hose drum unit package
- istikrar paketi
- stabilization program
- kargo paketi
- cargo package
- komut paketi
- instruction pack
- kuvvet modülü paketi
- (Askeri) force module package
- lojistik kuvvet paketi sistemi
- (Askeri) logistics force packaging system
- mektup paketi
- letter packet
- muharip olmayan tahliye harekat paketi
- (Askeri) noncombatant evacuation operation package
- müşterek hedef tahsis paketi; müşterek eğitim timi
- (Askeri) joint targeting toolbox; joint training team
- müşterek kuvvet paketi (paketleme)
- (Askeri) joint force package (packaging)
- müşterek tatbikat yönetim paketi
- (Askeri) joint exercise management package
- paket
- takeaway
- paket
- takeout
What's for dinner tonight? We'll be having takeout from your favorite Chinese restaurant.
- Akşama ne yemek var? En sevdiğin Çin lokantasından paket servis yaptıracağız.
Tom picked up takeout on his way home.
- Tom eve giderken bir paket aldı.
- paket
- slang buttocks, ass
- paket
- pack, packet (container)
- paket
- parcel, package; pack, packet
- paket
- package, parcel
- posta paketi
- post parcel
- sermaye paketi
- (Ticaret) package of capital
- servis paketi
- (Ticaret) service package
- stabilizasyon referans paketi / mevki tespit sistemi
- (Askeri) stabilization reference package/position determining system
- standart hava mühimmat paketi
- (Askeri) standard air munitions package (USAF)
- teknoloji paketi
- (Ticaret) package of technology
- test paketi
- test pack
- torba paketi
- bag pack
- tur paketi
- (Turizm) tour package
- tütün paketi
- screw
- uygulama paketi
- application package
- vazife görevlendirme paketi
- (Askeri) mission tasking packet
- yazılım paketi
- software package
- yerli ürün paketi
- (Turizm) domestic package tour
- yetenek paketi
- (Askeri) capability package
- yineleme paketi
- (Bilgisayar) repeat packet
- zıp paketi/sn
- (Bilgisayar) zip packets/sec
- özel harekat muhabere paketi
- (Askeri) special operations communication package
- ücret paketi
- wage packet