pahalı

listen to the pronunciation of pahalı
Türkçe - İngilizce
expensive

Bank services are getting more and more expensive. - Banka hizmetleri gittikçe daha pahalı oluyor.

The shoes you are wearing look rather expensive. - Giydiğin ayakkabılar oldukça pahalı görünüyorlar.

dear

Fresh vegetables are very dear in winter. - Taze sebzeler kışın çok pahalıdır.

pricey

I think that hotel is going to be a little pricey for you. - O otelin senin için biraz pahalı olacağını düşünüyorum.

I know a great restaurant in the area. It's not too pricey and the food is delicious. - Bölgede büyük bir restoran biliyorum. Çok pahalı değil ve yemek lezzetlidir.

costly

Dan began costly cancer therapy. - Dan pahalı kanser tedavisi görmeye başladı.

Tom made a costly mistake. - Tom pahalıya mal olan bir hata yaptı.

sumptuous
high-priced
rich

Rich people show off with their expensive watches. - Zengin insanlar pahalı saatleriyle gösteriş yaparlar.

Rich people show off with their expensive watches. - Zengin insanlar pahalı saatleriyle hava atarlar.

pricy
expensive, costly, dear, pricey, pricy; expensively
precious
stiff
swish
exclusive
high priced
pahalı lokanta
clip joint
pahalı mı
Is it expensive
pahalı mı
Is this expensive
pabuç pahalı
(Konuşma Dili) 1. As he's too powerful for me to tangle with, I'd better not press matters any further. 2. I've bitten off more than I can chew
paha
{i} cost

Is eating healthy more costly? - Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?

People usually become famous at the cost of their privacy. - İnsanlar genellikle kendi mahremiyetleri pahasına ünlü olurlar..

paha
{i} price

True friendship is priceless. - Gerçek arkadaşlık paha biçilmezdir.

The war was over at the price of many lives. - Çok canlar pahasına savaş sona erdi.

paha
rate

The hotel was expensive, but the daily rate included breakfast. - Otel pahalıydı ama günlük fiyata kahvaltı dahildi.

paha
charge

Tom can't use his cell phone here because he has very expensive roaming charges. - Tom çok pahalı dolaşım ücretleri olduğu için burada cep telefonunu kullanamıyor.

Astarı yüzünden pahalı
The game's not worth the candle
astarı yüzünden pahalı olmak
1. to be expensive because money was wasted on extraneous matters. 2. (for a project) to cost more than it is worth
bu güzel ama biraz pahalı
It's good but it's a little expensive
bunu biraz pahalı buluyorum
I find it a little expensive
daha az pahalı bir şey var mı
Is there anything less expensive
daha az pahalı olanı var mı
Is there a less expensive one
daha pahalı bir şeyleriniz var mı
Do you have anything more expensive
paha
price, value, cost eder, değer, fiyat
paha
costliness
çok pahalı
too much
çok pahalı olmayan bir yer
Some place not too expensive
Türkçe - Türkçe
pahalı