They failed to repulse our attack.
- Saldırılarımızı püskürtmeyi başaramadılar.
At least 31 people have been killed by the eruption.
- Püskürme sonucu en az 31 kişi öldü.
The volcano erupts at regular intervals.
- Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
Tom grabbed a fire extinguisher and started spraying.
- Tom bir yangın söndürücü kaptı ve püskürtmeye başladı.
Tom grabbed a fire extinguisher and started spraying.
- Tom bir yangın söndürücü kaptı ve püskürtmeye başladı.