oyalamak

listen to the pronunciation of oyalamak
Türkçe - Türkçe
Eğlendirmek, hoşça vakit geçirtmek
Oya ile süslemek
Vakit kazanmak için aldatmak
Belirli bir süre birinin dikkat ve ilgisini başka bir şey üzerine çekmek, meşgul etmek
Belirli bir süre birinin dikkat ve ilgisini başka bir şey üzerine çekmek, meşgul etmek: "Gazino varmış / Denize karşı / Beni oyalarmış / Dükkânlarıyla çarşı."- B. Necatigil
Bekletmek
Eğlendirmek, hoşça vakit geçirtmek: "Biz onu eğlendirdiğimiz kadar o da bizi oyalamıştı."- F. R. Atay
avutmak
eğlemek
meşgul etmek
OYALAMA
Oyalamak işi: "Bilirim bu oyalama usullerini."- R. H. Karay
oyalama
Oyalamak işi
oyalamak