over and above; distinct from; in addition to

listen to the pronunciation of over and above; distinct from; in addition to
İngilizce - Türkçe

over and above; distinct from; in addition to teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

beside
yanında

Anne bebeğinin yanında yatakta yatıyordu. - The mother lay beside her baby on the bed.

Hepimiz onun yanında gittik. - All of us went besides him.

beside
{e} yanına

Tom Mary'nin yanına oturdu. - Tom sat down beside Mary.

Herkes onun yanına oturmak istiyor. - Everybody wants to sit beside her.

beside
{e} dışında

Arkadaşlarının dışında kimse geliyor mu? - Is anyone coming besides your friends?

Tom'un dışında birinin o işi almayı istemesi pek olası değil. - It's unlikely that anyone besides Tom would consider taking that job.

beside
beside oneself kendinden geçmiş çılgınş beside the mark söz dışı
beside
{e} kıyasla
beside
{e} nazaran
beside
munasebeti olmayanş
beside
yanyana
beside
beside göre/yakın
beside
-e nazaran
beside
bitişiğinde
beside
oranla
beside
yanma
beside
-in yanında
beside
{e} başka

Futbol dışında başka hiçbir hobim yoktur. - I don't have any other hobbies besides football.

Tom'un dışında başka biri var mıydı? - Was there anybody else besides Tom?

İngilizce - İngilizce
beside
over and above; distinct from; in addition to