outer fix time

listen to the pronunciation of outer fix time
İngilizce - Türkçe

outer fix time teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

oft
sık sık

Okuldan sonra sık sık tenis oynarım. - I often play tennis after school.

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - She often eats breakfast there.

oft
çoğu kez

Çoğu kez onun zorbalık yaptığını gördüm. - I've often seen him bullied.

Peynir çoğu kez bir fareyi bir tuzağa cezbeder. - Cheese often lures a mouse into a trap.

oft
şiir çok kere
oft
sıkça

Yaşım hakkında sıkça yalan söylerim. - I often lie about my age.

Onu şarkı söylerken görüyorum ama bu sıkça değil. - I see him singing, but this isn't often.

oft
ofttimes z
İngilizce - İngilizce
oft
outer fix time

    Heceleme

    out·er fix time

    Türkçe nasıl söylenir

    autır fîks taym

    Telaffuz

    /ˈoutər ˈfəks ˈtīm/ /ˈaʊtɜr ˈfɪks ˈtaɪm/