Şu kitaplar ekranda görüntülendi.
- Those books were on display in the window.
Bu bir dokunmatik ekran, onun üzerinde görüntülenen kontrolleri çalıştırmak için parmaklarını kullanabilirsin.
- This is a touchscreen, so you can use your fingers to operate the controls which are displayed on it.
Teşhirdeki mücevherler kayboldu.
- The jewels on display disappeared.
Cevaplar, anlama yetisinin farklı derecelerini gösterir.
- Answers display different degrees of understanding.
O asla öğrendikleri ile ilgili bir gösteri yapmadı.
- He never made a display of his learning.
Yeni kürk mantolar vitrinde sergilendi.
- The new fur coats were displayed in the window.
Ünlü çini sergilenmektedir.
- Famous china is on display.