oruç teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- fasting
Fadil started fasting although he wasn't a Muslim.
- Fadıl bir Müslüman olmamasına rağmen oruç tutmaya başladı.
The five pillars of Islam are belief, worship, fasting, almsgiving, and pilgrimage.
- İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir.
- fast
When was the last time you fasted?
- En son ne zaman oruç tuttun?
Fadil started fasting although he wasn't a Muslim.
- Fadıl bir Müslüman olmamasına rağmen oruç tutmaya başladı.
- fasting, fast
- (isim) Fasting; Oruc Reis, a brave Ottoman Navy officer
- abstinence
- saum
- sawm
- fasts
- oruç tutmak
- Fast
The five pillars of Islam are belief, worship, fasting, almsgiving, and pilgrimage.
- İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir.
- oruç tutmak
- (Din) fasting
The five pillars of Islam are belief, worship, fasting, almsgiving, and pilgrimage.
- İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir.
- oruç tutuyorum
- i am fasting
- oruç açma
- fast breaking
- oruç açma
- fast-breaking
- oruç açma
- breaking of fast
- oruç açmak
- break one's fast
- oruç açmak
- break fast
- oruç açmak
- to break one's fast (at the proper time, e.g. sunset for Muslims observing the Ramazan fast)
- oruç bozmak
- break one's fast
- oruç bozmak
- to break the fast
- oruç bozmak
- 1. to break one's fast (at an improper time, e.g. before sunset). 2. to break one's fast (at the proper time)
- oruç bozmak
- break the fast
- oruç günü
- (katolik) day of abstinence
- oruç günü
- fast day
- oruç süresi
- fast
- oruç tutma
- fasting
Fadil started fasting although he wasn't a Muslim.
- Fadıl bir Müslüman olmamasına rağmen oruç tutmaya başladı.
The five pillars of Islam are belief, worship, fasting, almsgiving, and pilgrimage.
- İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir.
- oruç tutmak
- to fast
- oruç ve bayramlar
- fasts and feasts
- oruç yemek
- not to fast
- oruç yemek
- not to observe the fast
- tutmak (oruç)
- observe
- gâvura kızıp oruç bozmak
- to cut off one's nose to spite one's face
- gâvura kızıp oruç yemek/bozmak
- to harm oneself in an effort to spite someone else, cut off one's nose to spite one's face
- iftar (oruç)
- iftaar
- papaza kızıp oruç
- to cut off one's nose to spite one's face
- papaza kızıp oruç/perhiz bozmak
- to cut off one's nose to spite one's face