Tom, her zaman açık fikirli olmaya çalışıyor.
- Tom always tries to keep an open mind.
Her zaman açık fikirli olmaya çalışırım.
- I always try to keep an open mind.
Olduğunu düşündüğüm kadar açık fikirli olmadığını görebiliyorum.
- I can see you're not as open-minded as I thought you were.
Tom'un açık fikirli olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is open-minded.
Tom açık görüşlü, değil mi i?
- Tom is open-minded, isn't he?
Daha açık görüşlü olman gerekir.
- You should be more open-minded.
yeniliklere açık bir kişidir.