Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım.
- I can't promise anything, but I'll do my best.
Dinledim fakat hiçbir şey duymadım.
- I listened, but I didn't hear anything.
Senin için her şeyi yapacağım.
- I will do anything for you.
Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.
- You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.
Buzdolabında içilebilecek herhangi bir şey var mı?
- Is there anything to drink in the refrigerator?
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa haberim olsun.
- Let me know if you are in need of anything.
Senin için ne olsa yapmaya hazırım.
- I am quite willing to do anything for you.
Misako hakkında hiç bir şey duydun mu?
- Do you ever hear anything about Misako?
Bu şimdiye kadar gördüğüm hiç bir şeye benzemiyor.
- That doesn't look like anything I've ever seen.