Karanlıkta araba sürmek uçmak gibidir.
- Driving in the dark feels like flying!
Trenle seyahat etmeyi uçmaya tercih ederim.
- I prefer traveling by train to flying.
Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var.
- There are sparks flying out of the electric socket.
Etrafta uçuşan bir sürü can sıkıcı böcekler vardı.
- There were a lot of annoying insects flying around.
Dün gece uçan bir UFO gördü.
- He saw a UFO flying last night.
Biz bir uçan daire gördük.
- We saw a flying saucer.
Biz Pasifik üzerinde uçuyoruz.
- We are flying over the Pacific.
Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.
- I saw a flock of birds flying aloft.