one who observes; spectator; onlooker; keeper of religious law

listen to the pronunciation of one who observes; spectator; onlooker; keeper of religious law
İngilizce - Türkçe
erketeci
observer
gözlemci
observer
rasıt
observer
rasatçı
observer
gözlem
observer
rasat
observer
kurallara uyan kimse
observer
(Askeri) MÜŞAHİT, GÖZLEMCİ: Bir durumu veya bir hasta ya da yaralının durumunu tetkik ve tespit eden kimse
observer
{i} gözetmen
observer
uçaklarla düşmanın yerini veya durumunu tespit etmekle görevli kimse
observer
dikkat eden kimse
observer
{i} gözcü
observer
(Mukavele) gözleyen kimse
observer
{i} izleyici
observer
{i} itaat eden kimse
İngilizce - İngilizce
{i} observer
one who observes; spectator; onlooker; keeper of religious law