one who lives in retirement or seclusion

listen to the pronunciation of one who lives in retirement or seclusion
İngilizce - Türkçe

one who lives in retirement or seclusion teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

recluse
{i} köşesine çekilmiş kimse
recluse
{i} toplumdan uzak yaşayan kimse
recluse
her şeyden elini ayağını çekmiş
recluse
tek başına yaşayan
recluse
münzevi

Tom tam bir münzevi oldu. - Tom became a total recluse.

O tam bir münzevidir. - She's a total recluse.

recluse
her şeyden elini eteğini çekmiş
recluse
İnzivaya çekilmek, kimseyle görüşmemek
recluse
{i} keşiş

O bir parça keşiştir. - She's a bit of a recluse.

Tavan arasında bir kahverengi keşiş örümceği var. - There's a brown recluse spider in the attic.

recluse
münzevi kimse
recluse
dünya işlerinden kendini çeken
recluse
{i} başkalarıyla görüşmeden yalnız yaşayan kimse, münzevi
recluse
{s} başkalarıyla görüşmeden yalnız yaşayan, münzevi
recluse
{s} uzak
recluse
{s} toplumdan uzak
recluse
dünyadan çekilmiş kimse
recluse
{s} köşesine çekilmiş
İngilizce - İngilizce
recluse
one who lives in retirement or seclusion

    Heceleme

    one who lives in re·tire·ment or se·clu·sion

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn hu layvz în ritayırmınt ır sîklujın

    Telaffuz

    /ˈhwən ˈho͞o ˈlīvz ən rēˈtīərmənt ər səˈklo͞oᴢʜən/ /ˈhwʌn ˈhuː ˈlaɪvz ɪn riːˈtaɪɜrmənt ɜr sɪˈkluːʒən/