one who dances or who practices dancing

listen to the pronunciation of one who dances or who practices dancing
İngilizce - Türkçe

one who dances or who practices dancing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

dancer
çengi
dancer
dansçı

Aoi çok iyi bir dansçıdır. - Aoi is a very good dancer.

Tom, kazadan beri profesyonel bir dansçı olma umudundan vazgeçti. - Since the accident, Tom has given up hope of becoming a professional dancer.

dancer
köçek
dancer
dansör
dancer
belly dancer oriyantal dansöz
dancer
{i} dansçı kız
dancer
dans eden kimse
dancer
ballet dancer balerin
dancer
{i} dansöz

O bir oryantal dansöz. - She's a belly dancer.

Leyla mükemmel bir dansözdü. - Layla was a hell of a dancer.

dancer
{i} danseden kimse
dancer
{i} rakkas
dancer
rakkase
İngilizce - İngilizce
dancer
one who dances or who practices dancing

    Heceleme

    one who dances or who practices dan·cing

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn hu dänsız ır hu präktısız dänsîng

    Telaffuz

    /ˈhwən ˈho͞o ˈdansəz ər ˈho͞o ˈpraktəsəz ˈdansəɴɢ/ /ˈhwʌn ˈhuː ˈdænsəz ɜr ˈhuː ˈpræktəsəz ˈdænsɪŋ/