one of the large feathers on the distal joint of a bird's wing

listen to the pronunciation of one of the large feathers on the distal joint of a bird's wing
İngilizce - Türkçe

one of the large feathers on the distal joint of a bird's wing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

primary
{s} başlıca

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

primary
{s} birincil

Aile için sevgi bizim birincil görevimiz. - Love for the family is our primary duty.

Güvenlik birincil sorundur. - Safety is the primary concern.

primary
{s} ana

Onun dışarı çıkmak için ana nedeni Patty'yi görmekti. - His primary reason for going out was to see Patty.

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

primary
öncelikli

Benim öncelikli ilgim sizin güvenliğinizdir. - My primary concern is your safety.

Nereye gideceğim ve ne göreceğim benim öncelikli ilgilerim. - Where to go and what to see were my primary concerns.

primary
(sıfat) ilk, birinci, baş, başlıca, ana, temel, en başta gelen, birinci derecede, birincil
primary
asıl
primary
ilksel
primary
(Denizbilim) ilkil
primary
baş

Dürüstlük onun başarısı için temel nedendir. - Honesty is the primary reason for his success.

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

primary
(İnşaat) ilk, birinci
primary
{s} en önemli, başlıca; temel, ana, asıl: primary problem en
primary
{s} temel

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

Bilimin temel amacı gerçeği , yeni gerçeği bulmaktır. - The primary aim of science is to find truth, new truth.

primary
{i} ana renk

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır. - There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

primary
primer
primary
{s} birinci

Aile için sevgi bizim birincil görevimiz. - Love for the family is our primary duty.

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

primary
{i} uçucu kanat tüyü
primary
{s} birinci derecede
İngilizce - İngilizce
primary
one of the large feathers on the distal joint of a bird's wing

    Heceleme

    one of the large feath·ers on the dis·tal joint of a bird's wing

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn ıv dhi lärc fedhırz ôn dhi dîstıl coynt ıv ı bırdz wîng

    Telaffuz

    /ˈhwən əv ᴛʜē ˈlärʤ ˈfeᴛʜərz ˈôn ᴛʜē ˈdəstəl ˈʤoint əv ə ˈbərdz ˈwəɴɢ/ /ˈhwʌn əv ðiː ˈlɑːrʤ ˈfɛðɜrz ˈɔːn ðiː ˈdɪstəl ˈʤɔɪnt əv ə ˈbɜrdz ˈwɪŋ/