one of the digits of the foot; front section (as of a sock, etc.)

listen to the pronunciation of one of the digits of the foot; front section (as of a sock, etc.)
İngilizce - Türkçe

one of the digits of the foot; front section (as of a sock, etc.) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

toe
(İnşaat) ayak başparmağı

Mary ayak başparmağı ile banyonun sıcaklığını test etti. - Mary tested the bath's temperature with her big toe.

Tom ayrıca sağ ayağındaki ayak başparmağını kırdı. - Tom also broke his big toe on his right foot.

toe
{i} ayak ucu
toe
ayak parmağı

Ayak parmağım kanamaya başladı. - My toe started bleeding.

Ayak parmağım kanamaya başladı. - My toe began to bleed.

toe
{f} ayak ucuyla dokun
toe
Dansta ayağın parmak kısmının yere basması durumu
toe
{f} burun takmak çorap
toe
{i} çorap burnu
toe
{f} ayak parmakları ile dokunmak
toe
(isim) ayak parmağı, parmak, ayak ucu, çorap burnu, uç, toynak önü
toe
{f} tekme atmak
toe
ayak parmakları ile vurmak
toe
{i} (çorapta) uç
toe
{f} ayak ucuyla vurmak
toe
{f} golf sopasıyla vurmak
toe
{f} ayakkabi vb
toe
toe the mark koşuda başlangıç çizgisinin ü
toe
{i} parmak

Tom'un niyeti Mary'nin parmaklarına basmak değildi. - Tom didn't mean to step on Mary's toes.

Ayak parmaklarımda hiç his yok. - There is no feeling in my toes at all.

toe
toe in paytak yürümek
toe
toe dance ayak ucunda dans
İngilizce - İngilizce
{i} toe
one of the digits of the foot; front section (as of a sock, etc.)