one hundred dollars

listen to the pronunciation of one hundred dollars
İngilizce - Türkçe

one hundred dollars teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

Bill
{i} fatura

Faturayı ödemediği için suyu kestiler. - They shut his water off because he didn't pay the bill.

Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor. - Many people worry about paying their bills.

Bill
{i} senet

Bu senetin vadesi geçmiş. - This bill is long past due.

Tom onun senetlerini ödeyemedi. - Tom couldn't pay his bills.

Bill
{i} gaga
Bill
{i} burun
Bill
{i} hesap

Hesap üç bin dolar tuttu. - The bill added up to three thousand dollars.

Hesaplar için yeterli paraya sahipler. - They have enough money for their bills.

Bill
{i} kâğıt para

Tom caddede yüz dolarlık kağıt para buldu. - Tom found a hundred dollar bill on the street.

Bill
{i} tahvil
Bill
{i} beyanname

İnsan hakları beyannamesi ABD Anayasasını değiştirdi. - The Bill of Rights amended the U.S. Constitution.

Bill
{i} banknot

O, bir yüz dolarlık banknottu. - It was a one hundred dollar bill.

Beş dolarlık bir banknot bozabilir misin? - Can you change a five-dollar bill?

Bill
{i} afiş
Bill
{i} balta (eski)
Bill
{i} tasarı

İktidar partisi vergi yasa tasarısını kabul ettirdi. - The ruling party pushed its tax bill through.

Başkan Hayes yasa tasarısını veto etti. - President Hayes vetoed the bill.

Bill
{i} uzantı
Bill
{i} tiyatro programı
Bill
{i} poster

Tom, duvara bir poster yapıştırıyor. - Tom is sticking a bill on the wall.

Bill
{i} keser
İngilizce - İngilizce
Bill
one hundred dollars

    Heceleme

    one hun·dred dollars

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn hʌndrıd dôlırz

    Telaffuz

    /ˈhwən ˈhəndrəd ˈdôlərz/ /ˈhwʌn ˈhʌndrəd ˈdɔːlɜrz/