one's relatives especially one's parents

listen to the pronunciation of one's relatives especially one's parents
İngilizce - Türkçe

one's relatives especially one's parents teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

folk
{i} halk

Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı. - Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.

Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı. - My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old.

folk
folklor

Afrika folklorü çok ilginçtir. - African folklore is very interesting.

Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum. - In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.

folk
{i} ahali
folk
{i} millet

Benim millet bana onun hakkında hikayeler anlatırdı. - My folks used to tell me stories about that.

Orada bekleyin, millet. - Hang in there, folks.

folk
aile
folk
{i} insanlar

Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır. - In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.

Bu insanlara bazı içecekler alın. - Get these folks some drinks.

folk
folklore halkın malı olan gelenek
folk
(sıfat) halk
folk
{i} halk müziği

Halk müziğiyle çok ilgileniyorum. - I'm very interested in folk music.

Tom halk müziği ile çok ilgileniyor. - Tom is very interested in folk music.

folk
ana baba
folk
inanç
folk
folk
folk
dili akraba
folk
halkbilg
folk
âdet
folk
folk dance halk oyunu
folk
(isim) halk, ahali, insanlar, millet, ırk, halk müziği
folk
atasözü ve masallar
İngilizce - İngilizce
folk
one's relatives especially one's parents

    Heceleme

    one's relatives es·pe·cial·ly one's parents

    Türkçe nasıl söylenir

    wʌnz relıtîvz ıspeşli wʌnz perınts

    Telaffuz

    /ˈwənz ˈrelətəvz əˈspesʜlē ˈwənz ˈperənts/ /ˈwʌnz ˈrɛlətɪvz əˈspɛʃliː ˈwʌnz ˈpɛrənts/