on the other hand (introducing an opposing viewpoint)

listen to the pronunciation of on the other hand (introducing an opposing viewpoint)
İngilizce - Türkçe

on the other hand (introducing an opposing viewpoint) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

at the same time
aynı zamanda

Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir. - Fahrenheit is a German inventor who invented the thermometer. At the same time, his name is given to a unit of temperature.

Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum. - I like him, but at the same time I don't really trust him.

at the same time
bununla birlikte
at the same time
bununla beraber
at the same time
aynı anda

Tom, armonika ve gitarı aynı anda çalabilir. - Tom can play the harmonica and the guitar at the same time.

Onlar aynı anda Paris'e vardılar. - They arrived in Paris at the same time.

on the hand
yandan
at the same time
yine de
İngilizce - İngilizce
at the same time
on the other hand (introducing an opposing viewpoint)