Bugün ya da yarın gitmen pek fark yaratmayacak.
- It will not make much difference whether you go today or tomorrow.
Bugün hava rüzgarlı, değil mi?
- It is windy today, isn't it?
Herkesin bildiği gibi, bugün bizim için çok anlamlı bir gündür.
- As everyone knows, today is a very significant day for us.
Bugün, bu yılın en sıcak günüdür.
- Today is the hottest day this year.
Bugün hava harika fakat bu günlerde hep yağmur yağdı.
- The weather today is great, but lately it's been raining all the time.
Ben şimdi Russia Todayi izliyorum.
- I'm now watching Russia Today.
Emniyet kemeri olmasaydı şimdi hayatta olmazdım.
- But for the safety belt, I wouldn't be alive today.
Gençlerin günümüzde bir şeye inanmasının ne kadar zor olduğunu anlamıyor gibisin.
- You don't seem to understand how difficult it is for young people today to believe in something.
Ana dili Esperanto olan ilk kişi 1904'te doğdu. Günümüzde ise ana dili Esperanto olan birkaç bin kişi var.
- The first native speaker of Esperanto was born in 1904; today there are several thousand Esperanto native speakers.
Today is Wednesday.