on that

listen to the pronunciation of on that
İngilizce - Türkçe
bu konuda
on me
yanımda

Sorun şu an yanımda paramın olmamasıdır. - The trouble is that I have no money on me now.

Yanımda hiç param yok. - I don't have any money on me.

on it
üzerinde

Onlar onun üzerinde çalışıyorlar. - They're working on it.

Büyük anlaşmazlıklara karşı zorlu bir mücadeleden sonra, onlar nihayet şirketi tekrar kendi ayakları üzerinde durdurdular. - After an uphill struggle against great odds they finally got the company on its feet again.

on me
ısmarlamak

beers on me - biralar benden.

on me
üzerime
on us
bize
thereon
bu nedenle/onun üzerine
thereon
onun üzerine
thereon
bunun üzerine
İngilizce - İngilizce
on that

    Türkçe nasıl söylenir

    ôn dhıt

    Telaffuz

    /ˈôn ᴛʜət/ /ˈɔːn ðət/

    Etimoloji

    [ 'on, 'än ] (preposition.) before 12th century. Middle English an, on, preposition & adverb, from Old English; akin to Old High German ana on, Greek ana up, on.