on or at the outside of; out of; not within; as, without doors

listen to the pronunciation of on or at the outside of; out of; not within; as, without doors
İngilizce - Türkçe

on or at the outside of; out of; not within; as, without doors teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

without
olmadan

Elektrik ve su olmadan hayat olmaz. - There is no life without electricity and water.

Televizyon olmadan yaşayamam. - I can't live without a TV.

without
{e} 1. -siz: You can't live without money. Parasız yaşanmaz. He won't go without her. Onsuz gitmez. It's merely sound without sense. Sadece
without
olmaksızın

Mütevazilik olmaksızın cesaret tehlikeli bir oyundur. - Without humility, courage is a dangerous game.

Herhangi birinin yardımı olmaksızın onu yapabileceğimi düşündüm. - I thought I could do it without anybody's help.

without
haricen
without
-medeti
without
o olmadan

O olmadan bunu yapamayız. - We can't do this without her.

İtiraf ediyorum, o olmadan yaşamımın bu on yılı boş ve amaçsız olurdu. - I admit that, without him, those ten years of my life would have been empty and without goals.

without
onsuz

Bir pasaport, yabancı bir ülkeye giderken, onsuz gidemeyeceğin bir şeydir. - A passport is something you cannot do without when you go to a foreign country.

Sen yaşayabileceğin herhangi biriyle evlenme - sen onsuz yaşayamayacağın kişiyle evlen. - You don't marry someone you can live with — you marry the person whom you cannot live without.

without
times without numbe
without
(bağlaç) medikçe, meksizin
without
-siz: You can't live without money. Parasız yaşanmaz. He won't go without her. Onsuz gitmez. It's merely sound without sense. Sadece
without
{e} siz

Tom sizin izniniz olmadan gitmedi. - Tom wouldn't leave without your permission.

Kataloglardan sipariş verme evden ayrılmanızı gerektirmeden size zaman para kazandırır. - Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house.

without
gayri ihtiyari
without
without thinking düşünmeden
without
without taxes vergiler hariç
without
conj. medikçe
without
dışarıda

Dışarıda hava çok soğuk, ceketsiz üşüteceksin. - It is very cold outside. You'll catch a cold without a coat.

without
edat
without
meksizin
without
{e} meden
İngilizce - İngilizce
without
on or at the outside of; out of; not within; as, without doors