on board; into or within a ship or boat; hence, into or within a railway car

listen to the pronunciation of on board; into or within a ship or boat; hence, into or within a railway car
İngilizce - Türkçe

on board; into or within a ship or boat; hence, into or within a railway car teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

aboard
trende
aboard
uçağa

Bayanlar ve baylar, uçağa hoş geldiniz. - Ladies and gentlemen, welcome aboard.

aboard
içine
aboard
(bir taşıtın) içinde
aboard
-e
aboard
-a
aboard
(gemi/otobüs/tren/uçak/vb.) içinde
aboard
-de
aboard
katara
aboard
binikte
aboard
in içinde
aboard
gemide

Gemi battığında Tom gemideki tek kişiydi. - Tom was the only one aboard the ship when it sank.

Bu gemide hiç kadın yok. - There are no women aboard this ship.

aboard
atobüse
aboard
trene

Hepiniz trene lütfen. Tren az sonra gidiyor. - All aboard, please! The train is leaving right away.

Hareket eden trene atlamak çok tehlikelidir. - It is very dangerous to jump aboard the train when it is moving.

aboard
gemi, tren vb.nin içinde
aboard
ağızdan uzak bir yöne doğru,-in içinde
aboard
(zarf) gemiye, uçağa, trene, atobüse, gemide, uçakta
aboard
{e} (taşıt için) içinde, -de: He was aboard the train. Trendeydi
aboard
(Biyoloji) ağızdan uzak bir yöne doğru
İngilizce - İngilizce
aboard

We all climbed aboard.

on board; into or within a ship or boat; hence, into or within a railway car

    Heceleme

    on board; in·to or with·in a ship or boat; hence, in·to or with·in a rail·way car

    Telaffuz