Hiç yurt dışına çıktın mı?
- Have you ever been outside the country?
Kendi ülkesinde yurt dışına yolculuk etti.
- He traveled abroad in his own country.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
- Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
Tom memlekette evi arayabileceği bir yer istedi.
- Tom wanted a place in the country he could call home.
Tom köyde yaşamayı sevmiyordu.
- Tom didn't like living in the country.
Savaş sırasında köyde yaşadılar.
- They lived in the countryside during the war.
Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.
- A passport identifies you as a citizen of a country and allows you to travel to foreign countries.
Tom ülkesine sadık bir vatandaştır.
- Tom is a loyal citizen of his country.
Bu ülkenin hükümeti halkına zulmediyor.
- The government of this country oppresses its people.
Benim ülkemde halkımız kendilerinden daha akıllı olanları sevmezler.
- In my country, our people don't like others who are cleverer than them.
O ülke, ulusumuzun iç işlerine karıştı.
- That country intervened in the internal affairs of our nation.
Ben de İslam'ın her zaman ABD'nin hikayesinin bir parçası olduğunu biliyorum. Ülkemi tanıyan ilk ulus Fas'tı.
- I know, too, that Islam has always been a part of the story of the United States. The first nation to recognize my country was Morocco.
Valon Bölgesi güzel bir ülkedir.
- Wallonia is a beautiful country.
Kırsal bölge güzeldir.
- The countryside is beautiful.
Tom ve Mary kırlarda uzun bir yürüyüş yaptılar.
- Tom and Mary took a long walk through the countryside.
Her yaz kırsala giderim.
- Every summer I go to the countryside.
Hükümet ülkemizi temiz ve yeşil hale getirmek için çaba sarf etmiştir.
- The government has made efforts to make our country clean and green.
Ben kırsalda bir hafta geçirdikten sonra tamamen tazelenmiş hissediyorum.
- I feel completely refreshed after spending a week in the country.