of the south; situated in the south

listen to the pronunciation of of the south; situated in the south
İngilizce - Türkçe

of the south; situated in the south teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

south
{i} güney

Japonya ve Güney Kore komşudur. - Japan and South Korea are neighbors.

Kuzeyde İskoçya, güneyde İngiltere, batıda Galler ve daha batıda da Kuzey İrlanda var. - In the north, there's Scotland; in the south, England; in the west, Wales; and further west, Northern Ireland.

south
{s} güneyden esen
south
(Ticaret) güney ülkeleri
south
güneyden gelen
south
güneyde

Kuzey güneyden zıt yöndedir. - North is the opposite direction from south.

Yakında güneyden birçok kırlangıç gelecek. - Many swallows will come soon from the south.

south
(Ticaret) az gelişmiş ülkeler
south
{i} lodos
south
güneye doğru

Nesne, yanıp sönen ışıklar vererek, güneye doğru uçtu. - The object flew away to the south, giving out flashes of light.

Tom Park Caddesinde güneye doğru sürüyordu. - Tom was driving south on Park Street.

south
{i} güney rüzgârı
south
güneyden

Yakında güneyden birçok kırlangıç gelecek. - Many swallows will come soon from the south.

İlkbaharda, günler daha uzadığında ve güneş daha ısındığında, o, ilk nar bülbülünün güneyden dönüşünü bekledi. - In the spring, when the days grew longer and the sun warmer, she waited for the first robin to return from the south.

south
güneye

Bu pencereler güneye bakıyorlar. - These windows look to the south.

Nesne, yanıp sönen ışıklar vererek, güneye doğru uçtu. - The object flew away to the south, giving out flashes of light.

İngilizce - İngilizce
{s} south
of the south; situated in the south