Asla Tom gibi olmayacağıma yemin ettim.
- I swore I'd never be like Tom.
Onu birine asla yapmayacağıma yemin ettim.
- I swore I'd never do that to anyone.
Sami Bekir 2006'da yemin etti.
- Sami Bakir was sworn in in 2006.
Ona bir belediye başkanı olarak yemin ettirildi.
- He was sworn in as mayor.