Vurulmak istemiyorum.
- I don't want to be shot.
Vurulmaktansa asılmayı tercih ederim.
- I'd rather be hanged than shot.
Adam bir silahla üç kuşu vurdu.
- The man shot three birds with a gun.
Benjamin, bir ayıyı tüfekle vurdu.
- Benjamin shot a bear with a rifle.
Avcılardan biri vuruldu ve hastaneye götürülmek zorunda kaldı ve şimdi hızlı bir iyileşme gösteriyor.
- One of the hunters was shot and had to be taken to hospital, where he is now making a speedy recovery.
Ben şimdi bir silah sesi duydum.
- I heard a shot just now.
Aniden bir silah sesi duyduk.
- All at once we heard a shot.
Köpek bir mermi gibi uzaklaştı.
- The dog went away like a shot.
Sami, karısı Leyla'yı başından iki mermi ile vurdu .
- Sami shot two bullets into the head of his wife, Layla.
Tom bir fırt tekilayı bir yudumda içti.
- Tom drank the shot of tequila down in one gulp.
Bir yudum tekila istiyorum.
- I'd like a shot of tequila.
Mac'in harika bir vuruş yaptığını gördük
- We saw Mac make a fantastic shot.
Bana vurmak istiyor musunuz? Devam edin ve en iyi vuruşunuzu yapın.
- Do you want to hit me? Go ahead and take your best shot.
... And my question is, was it your idea to shoot whipped ...
... If you don't dribble, pass, or shoot, and have ...