O, Rusça da konuşabilir.
- He can speak Russian, too.
Tom'un Rusça öğrenmeye çalışmakla ilgilendiğinden bile şüpheliyim.
- I doubt that Tom is even interested in trying to learn Russian.
Sovyet Rusya'sında, bilgisayar kullanıcıyı kullanır!
- In Soviet Russia, the computer uses the user!
Sovyet Rusya'sında, televizyon seyirciyi izler!
- In Soviet Russia, television watches the audience!