Kızım eski kafalı olduğumu söyler çünkü cep telefonu kullanmam.
- My daughter tells me I'm old-fashioned because I don't use a cellphone.
Bayan böyle eski moda bir gömlek giymekte ısrar etti.
- The lady persisted in wearing such an old-fashioned shirt.
İnsanlar eski kafalı olduğumu söyleyebilir, ama bir insan evlilik öncesi cinsel ilişkiye girmemeli.
- People might say I'm old-fashioned, but I think that one shouldn't have sexual relationships before marriage.
Benim babam biraz eski kafalı.
- My father is a little old-fashioned.
Senin düşüncelerin oldukça demode.
- Your ideas are rather old-fashioned.
O telaffuz demodedir.
- That pronunciation is old-fashioned.
My bike is old-fashioned but it gets me around.