Bir yerde içki içmek için dışarı çıkmak ister misiniz?
- Would you like to go out to have a drink somewhere?
Ben dışarı çıkmak istemiyorum.
- I don't want to go out.
Benimle flört etmek ister misin?
- Would you like to go out with me?
Şu anda dışarı gitmek tehlikeli.
- It's dangerous to go outside right now.
Tom'un köpeği dışarı gitmek istedi.
- Tom's dog wanted to go outside.
Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
- I wish you would shut the door when you go out.
Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al.
- Go out and breathe some fresh air instead of watching TV.
Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli.
- It's fun to go out with her.
Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli.
- It's fun to go out with him.
They've been going out since for 3 years now, but still live apart.