Tom and Mary both wanted to focus more on their careers.
- Tom ve Mary her ikisi de kariyerlerine daha fazla odaklanmak istediler.
I tried to focus my attention on reading.
- Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.
Today I can't focus on my work.
- Bugün işime odaklanamam.
He has given up running in order to focus on the long jump.
- Uzun atlamaya odaklanmak için koşmaktan vazgeçti.
I need you to stay focused.
- Odaklanmış kalmanı istiyorum.
He focused on his studies.
- Çalışmalarına odaklandı.
Tom had trouble focusing on what needed to be done.
- Tom neyin yapılması gerektiği konusuna odaklanmakta sorun yaşadı.
I'm focusing on my French.
- Fransızcama odaklanıyorum.
I tried to focus my attention on reading.
- Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.
The image is out of focus.
- Görüntü odak dışında.