occupying a middle position; middle; as, the mid finger; the mid hour of night

listen to the pronunciation of occupying a middle position; middle; as, the mid finger; the mid hour of night
İngilizce - Türkçe

occupying a middle position; middle; as, the mid finger; the mid hour of night teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

mid
önek orta
mid
{s} ortadaki
mid
ortabparçaal
mid
ortasındaki

Hediyen bir çölün ortasındaki bir vahanın keşfi gibiydi. - Your gift was like discovery of an oasis in the midst of a desert.

Sahanın ortasındaki o küçük höyük nedir? - What is that little mound in the middle of the field?

mid
{s} orta

O yer hiçbir yerin ortasında değildir. - That place is in the middle of nowhere.

20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır. - Since the mid-20th century, the number of hutongs in Beijing has dropped dramatically as they are demolished to make way for new roads and buildings.

mid
arasında

Üzengi örs ve iç kulak arasında, orta kulakta bir kemiktir. - The stirrup is a bone in the middle ear, between the anvil and the inner ear.

Bu iki seçenek arasında orta yol yoktur. - There is no middle ground between these two options.

mid
pref. orta
mid
ortasında

Istasyon şehrin ortasında. - The station is the middle of the city.

O yer hiçbir yerin ortasında değildir. - That place is in the middle of nowhere.

İngilizce - İngilizce
mid
occupying a middle position; middle; as, the mid finger; the mid hour of night