Back then, all the calculations were done by hand.
- O zamanlar, tüm hesaplamalar elle yapıldı.
Men wore hats back then.
- O zamanlar erkekler şapka takardı.
Her feet were bare, as was the custom in those days.
- O zamanlar âdet olduğu üzere, yalınayaktı.
There were not many women doctors in those days.
- O zamanlar çok kadın doktor yoktu.
I was watching TV then.
- O zamanda televizyon seyrediyordum.
I apologized, but even then she wouldn't speak to me.
- Özür diledim fakat o zaman bile benimle konuşmadı.
Tom claimed that he was working at the time.
- Tom o zamanda çalıştığını iddia etti.
Mr. Clinton was governor of Arkansas at the time.
- Bay Clinton, o zamanlar Arkansas'ın valisiydi.
At that time, the territory belonged to Spain.
- O zamanlarda, bölge İspanya'ya aitti.
I was cleaning my room for that time.
- Ben o zaman odamı temizliyordum.
If only you had told me the whole story at that time!
- Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın!
At that time, Mexico was not yet independent of Spain.
- O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
Can you finish by then?
- O zamana kadar bitirebilir misin?
I'll be back by then.
- O zamana kadar döneceğim.