I think that at that time none of us quite believed in the Time Machine.
- Sanırım o zamanda hiçbirimiz zaman makinesine oldukça inanmıyordu.
We were children at that time.
- O zamanda biz çocuktuk.
I was watching TV then.
- O zamanda televizyon seyrediyordum.
Since then, a great deal of change has occurred in Japan.
- O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.
Tom claimed that he was working at the time.
- Tom o zamanda çalıştığını iddia etti.
Tom claims he was drunk at the time.
- Tom o zaman sarhoş olduğunu iddia ediyor.
At that time, the territory belonged to Spain.
- O zamanlarda, bölge İspanya'ya aitti.
By that time I'll have already left.
- O zamana kadar çoktan ayrılmış olacağım.
Few roads existed in North America at that time.
- O zaman Kuzey Amerika'da birkaç tane yol vardı.
If only you had told me the whole story at that time!
- Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın!
By then, however, it was too late.
- Ancak, o zamana kadar, çok geçti.
Can you finish by then?
- O zamana kadar bitirebilir misin?