Dayım ona bir hediye verdi.
- My uncle gave him a present.
Dayınla konuşmak istiyorum.
- I want to talk with your uncle.
Amcam bize yeni bir TV seti getirdi.
- My uncle brought a new TV set for us.
Amcam bana bir hediye verdi.
- My uncle gave me a present.
Boston'da eniştemle kalacağım.
- I'm going to stay with my uncle in Boston.
Halam ve eniştemi ziyaret ettiğimde tekerlekli karyolada uyurdum.
- I used to sleep in a trundle bed when I would visit my aunt and uncle.