Benim sağ elim uyuşmuş.
- My right hand is numb.
Parmaklarım o kadar üşümüş ki onlar uyuşmuş.
- My fingers are so cold they have gone numb.
Birçok ülkenin uyuşturuculara karşı sıkı yasaları vardır.
- A number of countries have strict laws against drugs.
Bir buz paketi acıyı uyuşturacaktır.
- An ice pack will numb the pain.
The story described the main character's wristwatch in mind-numbing detail.
The dentist gave me novocaine to numb my tooth before drilling, thank goodness.