Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Benim masa saati bozuk gibi görünüyor.
- My clock seems to be broken.
Tom bozuk radyoyu tamir etti.
- Tom fixed the broken radio.
Tutulmamış bir söz hiç verilmemesinden daha iyidir.
- Better a broken promise than none at all.